Eski MHP’li vekil konuştu: Taraflardan biri kesin yalan söylüyor
Eski MHP yöneticilerinden Şevket Bülent Yahnici, “PKK bu işi ucuza – 30 tüfeğe kapattı… “ başlıklı yazısında, “Erdoğan Bahçeli ve etrafındakiler, ‘pazarlık-şart yok’ diyor. Bakırhan, Apo, Karayılan ve öbürleri koşulun ve pazarlığın ne/neler olduğunu (ulus devletten vazgeçme ve kimlik tanıma, buna uygun Anayasa ve yasa) anlatıp duruyor. İkisi birden gerçek olamaz. Taraflardan biri kesin palavra söylüyor.” dedi.
Yahnici’nin yazısı şöyle:
Sergilenen teatral bir şov… Merdivenli bir dağ yamacında düzenlenen 30 silahın büyük bir kovada yakıldığını bütün dünyaya izlettirilen bir şov. Yalnızca Türk TV’leri ( pardon Türkiye…belki “Türkiye” de dememek lazım…insanları incitmemek gerek…) değil, herhalde dünyada da birçok TV’de bu teatral tablo izlenmiştir. PKK otuz adet silahını yaktı. Bunun karşılığında ne elde etti ?.. PKK tarafından feda edilen (gözden çıkartılan) otuz adet tüfek, PKK’ya ne çıkar sağladı?..
Bu işten Türkiye ne ümit etmektedir, o belirli: “Terörsüz Türkiye”…
Peki, dağdan indiği (merdivenle indiler ya) söylenen, otuz adet tüfeğini kazana koyup ateşe veren taraf ne kazanmıştır?..
PKK”nin ne kazandığını TCK ve 5275 SK’un hiçe sayılarak Apo’ya cezaevinde çektirilen görüntüde kendisi açıklıyor: “Biz niçin dağa çıkmıştık, silahlı gayret yolunu seçmiştik”, diye kendi kendine -adeta- soruyor ve “çünkü diyor, tanınma istiyorduk. Türkiye Cumhuriyeti Devleti’ni ‘ulus devlet’ olarak kuran irade bizi tanımıyordu. Artık tanıdıkları için ve ‘ulus devlet’ anlayışını terkedecekleri için -demek ki verilen kelam bu- arkadaşlarımız dağdan merdivenle inip otuz silahı yaktılar.”Durum budur. PKK’ ya maliyeti bu kadar ucuzdur, PKK’nin bu işten kârı da budur. “Tanınma” ve ” ulus devletten vazgeçecek olmamız”…
Ben mi yanlış anlıyorum, öbürleri mı yanlış yorumluyor, ya da Apo mu öbür şey anlatıyor?..
Adam elli sene terör yaptı. “Narko-Terör” işini yürüttü. Binlerce cana kıydı, binlerce insanı sakat bıraktı. Yüz milyarlarca dolar maddi kaybımıza sebep oldu. Yılda 25 milyar dolarlık gelir elde eden değişik ülkelerde yüzlerce şirket ve yasa dışı düzenekler oluşturdu. Otuz silah yaktı ödeştik… Sahi, bu ortada Osman Kavala, Can Atalay ne oldu?
Adamlar dağdan merdivenle inip ellerindeki silahları büyücek bir kovada yaktılar, pirupak oldular. Kavala hayıflanıyordur artık, “keşke yakacak bir keleşim olsaydı” diye…
Erdoğan Bahçeli ve etrafındakiler ” pazarlık-şart” yok diyor. Bakırhan, Apo, Karayılan ve öbürleri kuralın ve pazarlığın ne/neler olduğunu ( ulus devletten vazgeçme ve kimlik tanıma, buna uygun Anayasa ve yasa) anlatıp duruyor. İkisi birden gerçek olamaz. Taraflardan biri kesin palavra söylüyor.
