Aldıkları 3 kuruş maaşla ayın ortasını bile getiremeyen emeklilerin büyük kısmı yarı aç yarı tok yaşıyor. Artırım yerine yalnızca enflasyon farkı alan emeklilerin alım gücü her geçen gün düşmeye devam ediyor.
Türkiye Emekliler Derneği Eskişehir Şube Başkanı Muhsin Dilbaz, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Vedat Işıkhan’ın emeklilere yönelik açıklamalarına sert reaksiyon gösterdi. Dilbaz, emekli maaşlarının 2002’den bu yana mum üzere eridiğini, en düşük emekli aylığının 23 yıl evvel 8.5 çeyrek altın alabilirken, bugün yalnızca 2 çeyrek altın alabildiğini belirtti. Bu, emeklilerin satın alma gücünde yüzde 450’lik bir kayıp manasına geliyor.
Dilbaz, “Bakan Işıkhan, emeklileri yük olarak görüyor. ‘20 yıl prim ödeyip 30 yıl maaş alıyorsunuz’ kelamı, maaşların gelecekte tehlikede olduğunun işareti” dedi. Bakan Işıkhan’ın, Türkiye’de emeklilere ayrılan kaynağın her yıl arttığını söylemesi, emekliler tarafından “masal” olarak nitelendi.
Dilbaz, “Maaşlarımız Mısır’la değil, Almanya, İsviçre, Fransa üzere ülkelerle kıyaslansın. 2008’deki 5510 sayılı kanunla haklarımız gaspedildi. Artık 25 yaşından büyük kız çocuklarına maaş bile bırakamıyoruz” diye konuştu.
Bakanın “Kaynak yok” açıklamasına da reaksiyon gösteren Dilbaz, geçmişte en düşük emekli maaşının minimum fiyatın 1.5 katı olduğunu, emeklilerin mesken, otomobil ve tatil hayallerinin çalındığını vurguladı. SGK’ya bütçe transferlerinin ulusal gelire oranının 2025’te yüzde 3.58’e ulaştığını belirten İnan Memnun, bu transferlerin büyük ölçüde bayram ikramiyeleri ve sermayeye teşviklerden kaynaklandığını tabir etti.
Mutlu, “İktidar, ‘Aldığınıza şükredin, daha fazlasını istemeyin’ iletisi veriyor” dedi. Emekliler, düşük maaşlarla ayın ortasını bile getiremezken, hükümetin toplumsal güvenlik siyasetleri ve maaş artışlarındaki yetersizlik tenkitlerin odağında. Dilbaz, “Sosyal güvenlik, çalışanların gelecek telaşlarını azaltmalı, yük olarak görülmemeli” diyerek reaksiyonunu sürdürdü.
