Ev almayı düşünenler aman dikkat! Ünlü ekonomist konutta yaşanacak krizi anlattı
Merkez Bankası’nın 24 Temmuz’da açıklayacağı faiz kararı öncesi konut piyasası yine gündemde. Ekonomist Remzi Özdemir, faiz indirimine karşın konut alımında yaşanan erişim problemlerinin daha da büyüyebileceğini belirtti. Gelir adaletsizliği ve maaşların yetersizliği nedeniyle mesken sahibi olmak giderek teknik olarak imkansız hale geldiğini öne süren Özdemir, resmi satış sayılarına karşın gerçek piyasanın dingin olduğunu tabir etti.
Ekonomist Remzi Özdemir, konut piyasasındaki erişim krizine dikkat çekerek şöyle konuştu:
Türkiye’de konut kesiminde yaşanan krizin boyutu çok farklı, bu kere erişilebilirlik meselemiz var. Geçmişte fiyatların patladığı periyotta insanların bir alım gücü vardı. Eşinizle birlikte çalışarak bir mesken satın alabiliyordunuz 10 yıllık ya da 5 yıllık krediyle ve eşlerden birinin maaşı krediyi ödemeye müsaitti. Lakin şu anda bilhassa enflasyonun altındaki maaş artışları ile ücretlilerin büyük bir kısmını yoksullaştırdı. Bu da alım gücünü düşürdü. Bugün 5 milyonluk bir konut ortalama TÜİK bilgilerine nazaran 5.2 milyon lira artık 5 milyonluk bir konutu teknik olarak bir emekli karı koca ya da hala çalışan öğretmen karı koca alamıyor. Siz 5 milyonun taksiti aylık 200.000 liranın üzerinde. Yani istediğiniz kadar faizi indirin, bu erişilebilirlik problemini, gelir adaletsizliğini çözmediğiniz sürece konuta erişim olmayacaktır. Elbette konut fiyatlarında yine bir manipulatif hareketler olacaktır. Lakin bu aslında kilitlenmiş bir durumda olan konuta erişilebilirliği daha da imkansız hale getirecektir. Bana nazaran önümüzdeki yılın ana sorunu konuta erişilebilirlik olacak. Yani beşerler artık teknik olarak konut alamayacak. Ancak TÜİK datalarına nazaran hala konutlar satılıyor. Bunları kim alıyor? Bakın bu satıldığı tez edilen sayıların büyük bir kısmı kentsel dönüşümle ekstradan verilen tapularla alakalı, biraz da doğudaki sarsıntıyla ilgili bir durum. Zira sarsıntı konutları teslim edildi. Gerçek manada biz konutun satılmadığını inşaat şirketlerinden görüyoruz. İnşaat şirketlerinde şu anda Türkiye’de konkordatoda birinci sırada dokumacılığın gerisinden ikinci inşaat bölümü geliyor.
