Silivri Cezaevi’nde görülen birinci duruşmaya katılan Ruşen Çakır, duruşma öncesi kamuoyunda tahliye beklentisinin yüksek olduğunu ama mahkeme salonunda bu beklentinin yerini temkinli bir ümitsizliğe bıraktığını tabir etti. Altaylı’nın ailesi, Galatasaray Lisesi’nden arkadaşları, gazeteciler ve muhalefet milletvekillerinin duruşmaya katıldığını aktaran Çakır, Cumhurbaşkanı Erdoğan ismine müdahil olmak isteyen bir avukatın varlığının davanın siyasi boyutunu açıkça ortaya koyduğunu söyledi. Çakır, Altaylı’nın tahliye edilmemesi, söz özgürlüğüne yönelik önemli bir baskının göstergesi olduğunu belirtti.
YouTube kanalında yayınladığı bir görüntüde Cumhurbaşkanı’na yönelik tehditte bulunduğu argümanıyla yargılanan Fatih Altaylı, savunmasında görüntünün toplumsal medyada kesilerek servis edildiğini ve tamamı izlendiğinde tehdit ögesi taşımadığını belirtti.
FATİH ALTAYLI BOYUN EĞMEDİ
Ruşen Çakır, Altaylı’nın cezaevinden gönderdiği metinlerle YouTube kanalındaki yayınlarını sürdürmesinin, sessiz kalmama ve direnme manasına geldiğini söyleyeyerek bu tavrın, tahliye kararını etkileyen ögelerden biri olabileceğini belirtti. Çakır, “Fatih Altaylı boyun eğmedi, kaldığı yerden devam etti” dedi.
Altaylı’nın savunmasında rastgele bir ideolojiye bağlı olmadığını, Türkiye sevgisiyle hareket ettiğini tabir etmişti. Çakır, bu duruş bile artık “tehlikeli” görülüyor diyerek “Ana akım olmak bile artık kurtarmıyor” dedi. Çakır, gazetecilerin “Ya biat edeceksiniz ya da alenen çok sert bir formda sizin gazeteci mi aktivist mi olduğunuzu insanları karıştıracağı bir durum alacaksınız” durumuna zorlandığını söyledi.
Tahliye edilmemesiyle ilgili olarak, davanın siyasi bir ileti taşıdığı yorumunda bulunan Çakır, “Fatih Altaylı üzere birine bu yapılıyorsa, başkalarına neler yapılmaz” dedi. Çakır, bu sürecin medyaya yönelik bir gözdağı olduğunu argüman etti.
NE OLMUŞTU?
Gazeteci Fatih Altaylı, 20 Haziran’daki yayınında bir kamuoyu araştırmasında Türkiye’de halkın, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın ömür uzunluğu misyonda kalmasına yüzde 70 oranında “Hayır” diyerek karşı çıktığı anketi yorumlamıştı.
FATİH ALTAYLI’NIN SORUŞTURMAYA MÜNASEBET GÖSTERİLEN KONUŞMASI
Altaylı, YouTube kanalındaki programda, ”Cumhurbaşkanı ömür boyunca Cumhurbaşkanı olarak devam etsin mi diye halka sormuşlar. Halkın yüzde 70’i buna karşıymış. Siz bu oranı nasıl görüyorsunuz?” sorusuna, şu cevabı vermişti:
“Bu oran çok da beklediğim oran. Zira şu anda AKP seçmeninin kıymetli bir kısmı ve MHP seçmenin bir kısmı dışında hiç kimse bu türlü bir şeye onay vermez. Türk halkına çeşitli nedenlerle kızabilirsin, Türk halkının oy verme biçimine, oy kullanma alışkanlıklarına bir sürü nedenle kızabilirsin. Katılmayabilirsin de. Hatta çok sonlanıp kimilerinin yaptığı üzere yok bidon başlı yok göbeğini kaşıyan adam falan da diyebilirsin. Onlar o bireylerin kendi fikirleridir. Lakin şunu diyemezsin. Abi Türk halkı sandığı sever kardeşim. Ve gücün kendisinde olmasını ister. Yani babasını seçse oraya koysa babasını değiştirme ihtimalini elinde tutmaktan hoşlanır. Bu da yeni bir şey değil yani. Geçmişine bak bu milletin yakın geçmişinden de kelam etmiyorum uzak geçmişine bak. Bu millet padişahını boğmuş bir millettir. Güzeline gitmediği vakit istemediği vakit. Padişahını yuhlamış bir millettir. Az buz değildir öldürülen suikaste kurban giden Osmanlı Padişahı. Suikast demeyelim de komploya kurban giden yahut boğazlanan yahut intihar etti süsü verilmiş. O yüzden o denli baktığın vakit bu halk her şeyden vazgeçebilir ya da vazgeçmiş üzere görünür lakin seçme hakkının elinden alınmasından ve kendi bahtını kimin belirleyeceğini belirleme hakkının elinden sonsuza kadar alınmasından hoşlanmaz. O yüzdendir ki burada gerçek bir diktatörlük kurma hayali olanlar asla kuramazlar. Tam kurduklarını zannederken bir de bakarlar ki kuramamışlar. Tam tersine bu onların da lehine olmaz ülkenin de lehine olmaz.
Çok net görüyoruz işte. Bu ülkenin yüzde 70’i Tayyip Erdoğan’dan nefret ediyor manasına gelmez bu. Ülkenin bir kısmı elbetteki Tayyip Erdoğan’dan hoşlanmıyor, bir kısmı nefret ediyor da olabilir fakat yüzde 70’i Tayyip Erdoğan’dan nefret ediyor değildir. Lakin yüzde 70’i bir dakika kardeşim, biz sana yetki verdik ancak bunu hanedan haline gel, hayat uzunluğu orada kal hatta sonunda da oğluna, damadına, yeğenine devret istemez bunu Türk halkı. Geçmişe baktığın vakit hiçbir vakit istemediğini görüyorsun. Türk halkının bir şeyi vardır. Bir dakika. Ben kıymetliyim. Ben seni sevdiğim için sen oradasın. Ben senden şad olduğum için oradasın. Sen bana efelenemezsin. Türk halkının yüzde 70’i bu kanaattedir. O da onu gösteriyor zati.”