DailyMail’de yer alan habere nazaran, Noguchi’nin anlattıkları, Monroe’nun vefatıyla ilgili komplo teorilerini yine alevlendirdi.
OTOPSİ AYRINTILARI VE ŞAŞIRTAN BULGULAR
O devirde Los Angeles County’de isimli tabip yardımcısı olarak misyon yapan 98 yaşındaki Thomas Noguchi, LA Coroner isimli kitapta gazeteci Anne Soon Choi’ye konuştu. Noguchi, Monroe’nun mevt sabahında okuduğu raporu şu sözlerle hatırlıyor:
“Beyaz bayan, mavi gözlü, yaklaşık 52 kg. Yatağın yanında çok sayıda ilaç şişesi vardı. Nembutal (uyku ilacı) içeren bir şişe büsbütün boştu, diğer bir şişede ise kloral hidrat kalıntıları bulunuyordu.” Otopsi sırasında Monroe’nun karnı ve ince bağırsakları ayrıntılı bir halde incelendi. Lakin vefat nedeninin yüksek doz ilaç kullanımı olarak belirlenmesine karşın, midesinde ve bağırsaklarında hiçbir ilaç kalıntısına rastlanmaması Noguchi’yi şaşırttı. Noguchi, olayın aydınlatılması için toksikoloji testleri yapılmasını talep etse de, baş toksikolog Theodore Curphey’in raporu açıklamasının akabinde bu organlar imha edildi.
“BAZI ŞEYLER HÂLÂ MANTIKSIZ”
Noguchi, yıllar sonra bile Monroe’nun vefatının intihar olup olmadığından emin olmadığını belirtiyor. “Tüm göstergeler intiharı işaret ediyor, fakat birtakım şeyler hiçbir vakit mantıklı gelmedi” diyen Noguchi, bu gizemli mevti çevreleyen soru işaretlerini tekrar gündeme taşıdı.
Marilyn Monroe’nun trajik vefatı, 64 yıl sonra hâlâ Hollywood’un en büyük sırlarından biri olmaya devam ediyor.
