Çikolata kisti ismiyle da anılan endometriozis hastalığının üreme çağındaki bayanlar ortasında ne derece yaygın olduğu, bilimsel araştırmalarla doğrulandı.
Dünya genelinde 176 milyondan fazla bayanı etkilediği iddia edilen bu kronik durumun, bu yaş kümesindeki bayanların yüzde 10’unda görüldüğü belirtildi.
Hastalık, rahim iç zarına misal dokunun (endometrium) rahim dışında, ekseriyetle yumurtalıklar, tüpler ve leğen kemiği boşluğunda büyümesiyle ortaya çıktı.
ABD merkezli bir tıp kuruluşu olan Mayo Clinic uzmanları, endometriozisin kısırlık ve şiddetli pelvik ağrı üzere önemli sonuçlara yol açabileceğine dikkat çekti.
Hastalığın en büyük problemlerinden biri ise teşhis konulmasındaki uzun gecikme müddeti. Birleşik Krallık’ta yapılan çalışmalar, bayanların birinci doktora müracaatından kesin tanıya ulaşmasına kadar geçen mühletin ortalama 8 yıl 10 ayı bulduğunu ortaya koydu.
New York’taki Endometriozis Vakfı’nın (Endometriosis Foundation of America) kurucularından olan dünyaca ünlü jinekolog ve laparoskopik cerrah Dr. Tamer Seckin, bu gecikmenin hastalığın ilerlemesine ve hastaların ömür kalitesinin düşmesine yol açtığını söz etti.
Dr. Seckin, semptomların sıklıkla olağan adet ağrısı sanılması nedeniyle yanlış yönlendirmelerin yaşandığını ve farkındalığın artırılması gerektiğini de kelamlarına ekledi.
Endometriozis, bilhassa çocuk sahibi olmak isteyen bayanlar için değerli bir risk faktörü oluşturdu.
Bilimsel çalışmalar, kısırlık yaşayan bayanların yüzde 30 ila 50’sinde endometriozis saptandığını gösterdi.
Washington Üniversitesi Tıp Fakültesi’nden uzmanlar, hastalığın ilerlemesini önlemenin ve doğurganlığı müdafaanın erken teşhis ve tedavi ile mümkün olduğunu bildirdi.
Yeni araştırmalar, yalnızca fizikî semptomların değil, hastalığa eşlik eden anksiyete ve depresyon üzere nöropsikiyatrik semptomların da yüksek oranlarda görüldüğünü kanıtladı.
Uzmanlar, endometriozisin sadece jinekolojik bir sorun değil, multidisipliner bir yaklaşımla ele alınması gereken global bir halk sıhhati sıkıntısı olduğunun altını çizdi.