Kredi kartı kullananlar dikkat! Durduğunuz yerde para kesiyor
Kredi kartı Türkiye’nin ve tüketicilerin temel problemlerinden biri olmaya devam ediyor. Her yıl bankaların 65 milyar TL kredi kartı aidatı toplandığı Türkiye’de kart kullanarak aylık geçimlerini sağlayan tüketiciler yüksek orandaki faizlerin yanında kart aidatı ismi altında her yıl ek olarak toplanan paralar yüzünden de meşakkate giriyor.
Bursa Tüketiciler Derneği Başkanı Sıtkı Yılmaz, “Kredi kartı üzerinden tüketiciler birçok problemle karşılaşmakta zira ülkemizde kredi kartı bir hayat kartı haline gelmiş durumda. Bu nedenle yüksek faiz ödemelerine karşın, bir de bankaların yıllık kart aidatı ismi altında fiyat talep etmeleri, tüketicilerimizi daha sıkıntı bir duruma sokmuştur” dedi.
“TÜKETİCİ TALEPLERİ REDDEDİLMEKTEDİR”
Derneklerden tüzel bir takviye alınması gerektiğini söyleyen Yılmaz, “Son günlerde kredi kartlarına ait tahsil edilen fiyatların geri alınamayacağına dair daima derneğimizi arayan tüketiciler var. Üzülerek belirtmek isterim ki, Merkez Bankası’nın yayınladığı bildirim doğrultusunda, hakem heyetlerinde de yıllık kart fiyatının alınabileceğine ait tüketici talepleri reddedilmektedir. Tüketicilerimizin kredi kartı aidatlarının iadesine ait talepleri varsa, dernekten türel bir dayanak alarak müracaatta bulunmaları çok daha yerinde olacaktır” diye konuştu.
“TÜKETİCİNİN KORUNMASINA AİT TÜKETİCİ KANUNUNA UYGUN OLMADIĞINI ARGÜMAN EDİYORUZ”
6 ay hareketsiz kalan kredi kartlarından fiyat alınamayacağını lisana getiren Yılmaz, “Kendi talepleri olmaksızın tüketicilere sunulan kredi kartlarından fiyat alınamaz. Öbür durumlarda, finansal tüketicilere ait yönetmelik ve Merkez Bankası bildirimi üzerinden alınabileceğine ait düzenlemeler olsa bile, dernek olarak görüşümüz, tüketicinin korunması hakkındaki kanunun 4’üncü unsuruna nazaran, kanunun ruhuna uygun ve tüketiciyi koruyacak formda bakanlıktan görüş alındıktan sonra bildirim ve yönetmeliklerin uygulanması gerektiğidir. Tüketicinin korunmasına ait tüketici kanununa uygun olmadığını sav ediyoruz” dedi.
“65 MİLYAR TL YILLIK KART AİDATI ALINIYOR”
Eğer bankalar tüketiciden kesinlikle kart fiyatı alacaklarsa, maliyetini sunarken almaları gerektiğini belirten Yılmaz, “Ülkemizde 130 milyona yakın kredi kartı bulunmakta. En azından 1 TL alınmış olsa 130 milyon TL eder. 130 milyon kredi kartını düşündüğümüzde ve en düşük limitin 500’ün üzerinde olduğu varsayıldığında, yaklaşık 65 milyar TL yıllık kart aidatı alınıyor demektir. Tüketici örgütleri olarak, şayet bankalar tüketiciden kesinlikle kart fiyatı alacaklarsa, kart maliyetini sunarken bunu alabilirler. Kredi kartının kullanım müddeti 3 yıl olup, 3 yılda bir alsınlar diyoruz” formunda konuştu.
“TÜKETİCİNİN YILLIK GERÇEK GELİRLERİ ÜZERİNDEN BELİRLENMİŞ LİMİTLERİ YOK”
Bankaların kanuna nazaran, birinci yıl 2 katı, 2’nci yıl ise 4 katından fazla limit veremeyeceğini söyleyen Yılmaz, “Tüketici, bankalara kredi kartı talebinde bulunduğu vakit, bankaların en azından tüketiciye fiyatsız bir kart konusunda bilgilendirme yapmaları zorunluyken, birçok tüketiciden aldığımız şikayetlere nazaran, fiyatsız kredi kartından haberleri olmadığını ve bu bahiste bilgilendirilmediklerini görmekteyiz. Bu tüketiciler, aidatlı kredi kartı üzerinden fiyat alındığını belirtiyorlar. Kredi kartı alındığında, birçok tüketicinin birden fazla kredi kartı bulunduğu görülmektedir. Bu kartların yıllık gerçek gelirleri üzerinden belirlenmiş limitleri yoktur. Tüketiciye, banka ve kredi kartları kanunun unsuruna nazaran, birinci yıl gerçek gelirinin 2 katı kadar, 2’nci yıl ise 4 katından fazla limit verilemez” dedi.
“TÜKETİCİNİN KORUNMASI GEREKMEKTEDİR”
Hiçbir talep olmadan bankaların limit artırdığını söyleyen Yılmaz, “Tüketicinin elindeki 10 kartı nasıl izah edebilirler. Bu nedenle yalnızca tüketiciyi amibine tabirle yolmak ismine, istedikleri kartı ve istedikleri biçimde limit artırarak tüketiciden hak etmediği paraları almaktadırlar. Kendi kredi kartım üzerinden talebim olmaksızın her yıl bankalardan limitinizi artırdık diye ileti alıyorum ve itirazda bulunuyorum. Lakin birçok tüketici, gereksinim duyduğu için hayatını sürdürebilmek ismine buna mahkum olup, bu fiyatları ödemek zorunda kalıyor. Bu nedenle tüketicinin korunması gerekmektedir” diye konuştu.
