Müsavat Dervişoğlu’ndan ‘Erdoğan’ cevabı: Bu görüşmeye zirve deniyorsa bu zırvadır
İYİ Parti Genel Lideri Müsavat Dervişoğlu, Meclis açılış özel oturumunun akabinde Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve diğer parti temsilcilerinin bir ortaya gelmesine ait, “Televizyonlarda tepeden falan bahsediliyor. Şayet bu türlü bir görüşmeye tepe deniyorsa bu zırvadır. Bu Türk siyasetinde olmaması gereken şey” dedi.
Dervişoğlu, Ankara’da hastalığı nedeniyle tedavi gördüğü hastanede dün hayatını kaybeden eski Milletvekili Ökkeş Şendiller için TBMM’de düzenlenen cenaze merasiminde basın mensuplarına açıklamalarda bulundu.
“EĞER BU TÜRLÜ BİR GÖRÜŞMEYE TEPE DENİYORSA BU ZIRVADIR”
Meclis’in dünkü yeni yasama yılı açılışı oturumunun akabinde Genel Şura salonunun gerisindeki Başkanlık Divanı salonunda Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, TBMM Başkanı Numan Kurtulmuş ve kendisinin de ortasında bulunduğu Meclis’te temsil edilen siyasi partilerin genel liderleri ve milletvekillerinin bir ortaya gelmesine ait soruya Dervişoğlu, şu cevabı verdi:
“Sepkülatif birtakım şeyleri hem televizyonlarda hem toplumsal medyada gördüm. Burnumdan bir ameliyat oldum ve daha evvel de bacağımdan by-pass ameliyatı olmuştum, sonra bir ameliyat daha geçirdim. Biz ameliyat olurken her tarafa haber vermiyoruz. Sayın Cumhurbaşkanı’nın da bilgisi yokmuş. Cumhurbaşkanı durumumdan haberdar olmadığı için bana geçmiş olsun demek istemiş. Meclis Başkanlığı’nın Genel Kurul’un ardındaki odasında bütün siyasi partiler, onlarca milletvekilinin ortasında birbirimize geçmiş olsun dileklerimizi ilettik. Televizyonlarda doruktan falan bahsediliyor. Şayet bu türlü bir görüşmeye tepe deniyorsa bu zırvadır.
“BUNLARIN BİZE BİR YARARI YOK”
Bu Türk siyasetinde olmaması gereken şey. Sayın Cumhurbaşkanı’yla da bütün siyasi partilerin genel liderleriyle da elbette ki uygar hudutlar içerisinde görüşürüm. Bütün siyasi başkanlar de bunu yapmalıdır. Türk siyasetindeki kutuplaşmadan hepimiz rahatsız olduğumuzu söz ediyoruz. Bu merasimler hem kutuplaşmayla alakalı aksilikleri ortadan kaldırır hem de siyasi tansiyonu düşürür. Bunu organize edenler var mı, elbette ki var. Bundan istifade etmeye çalışmak peşinde koşanlar elbette ki varlar. Bunların bize bir yararı yok. Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin Cumhurbaşkanı’yla, TBMM’de bulunan siyasi partilerin genel liderleriyle görüşmenin yadırganacak bir şeyi de yok. Fikirlerinizi değiştirmedikten ve kendinizi pazarlamaya kalkışmadıktan sonra bunlar olağan şeylerdir. Lakin bu türlü ortamlardan kendilerine siyasi ikbal ve istikbal arandığına dair kanaat de siyasete hakim kılınmak isteniyorsa biz ona gelmeyiz.”
