Tarih, ibret alınmadığı zaman tekerrür eder!
Araştırmacı müellif İbrahim Okur, yıllardır dünya ölçeğinden bakarak Türkiye’yi ve Türk milletini bekleyen tehlikelere dikkat çekmek için çırpınan bir Türk aydını. Bu değerli tespitlerini onlarca kitabıyla kamuoyuyla paylaşan İbrahim Okur, Türkiye üzerinde oynanan oyunların global projeler ve planlar göz gerisi edilerek anlaşılamayacağı gerçeğinin altını çiziyor. İbrahim Okur, bu yoldaki çalışmalarına 2 yeni kitap daha ekledi. Strateji düşünürü olmaya çabalayanlara ışık tutmasını dilediği bu yapıtlardan birincisinin ismi: “Savaşmadan Kazanmanın Silahı: İŞBİRLİKÇİLER / TÜRK TARİHİNDEN DERSLER”
Kitapta, evvel Pers imparatorluğunun yıkılışında tahtı Greklerden yardım alarak ele geçirmeye çalışan veliahtın ülkesinin başına ne kadar büyük felaket getirdiği konusunu ele alınıyor ve Makedonyalı İskender’in nasıl olup da Hindistan’a kadar gidebildiği inceleniyor. Türkleri Çinlileştirmek için çalışan Türkler, Göktürkler’de hanedan kavgalarında Çinlilerin rolü, Doğu Türkistan’ın Çin egemenliği altına nasıl girdiği, Altınorda hanlarının bitmek tükenmek bilmeyen taht hengameleri sonucunda Rus egemenliği altına girmesi, Bolşevik ihtilaline karşın Türklerin Rus egemenliğinden kurtulamamasının nedenleri, etrafında Türkçe konuşulan bir Türk gölü iken Karadeniz’in Rus esaretine düşmesi mevzuları teker teker mercek altına alındıktan sonra Anadolu’da Mustafa Kemal Atatürk önderliğinde kazanılan Kurtuluş Savaşı’nın Türk tarihindeki ehemmiyeti farklı bir bakış açısıyla okura aktarılıyor.
***
Dizinin ikinci kitabı, “KÜRESEL GÜÇLERİN SERMAYESİ OLARAK İŞBİRLİKÇİLER / AVRUPA TARİHİNDEN DERSLER”in merkezinde Fransa var. Üç ana kısım halinde düzenlenen kitabın birinci kısmında;
İkinci Dünya Savaşı ortamında, Almanya’nın Fransa’yı baştan başa basitçe işgal edebilmesinin nedenleri inceleniyor. Fransa’daki Alman işbirlikçilerinin tavır ve davranışlarını 21 başlık altında ele alınıyor.
İkinci kısımda; Almanlar tarafından elde edilen Fransız basınının Alman işgalini nasıl kolaylaştırdığı, Fransızların direniş gücünü kırmak için neler yaptığı, Fransız kamuoyunun algısını nasıl biçimlendirdiği anlatılıyor.
Üçüncü kısımda; Afrika’da ve Çin Hindi’nde Fransız vahşeti aktarılıyor. Kendi halkına iktidar olabilmek ve rakiplerine karşı avantaj sağlayabilmek isteyen İŞBİRLİKÇİLERİN, mazlum milletleri nasıl felakete sürüklediği, Alman barbarlığından şikayetçi olan Fransızların şimdi milletleşememiş mazlum insan toplulukları üzerinde egemenlik kurabilmek için uyguladığı inanılmaz vahşet ortaya konuluyor.
***
İbrahim Okur, 2014 yılında yayımladığı, “BİR KİTAP İKİ YANIT / ROMA NASIL ÇÖKTÜ? OSMANLI NASIL YÜKSELDİ?” isimli yapıtını de iki kitaplık bu değerli çalışmasının tamamlayıcısı olarak okurlarına tavsiye ediyor. 10 yıl evvel yayımlandığında büyük ilgi uyandıran bu kitapta Osmanlı yükselişi anlatılırken, Doğu Roma’nın iç çekişmelerine dikkat çekilir. Kanlı mezhep çekişmelerini, etnik hengameleri ve hanedan mensuplarının tahtı ele geçirmek için Osmanlı ile yakınlaşmalarının ne derece ileri boyutlara taşındığı anlatılır. Osmanlı-Roma siyasi ve askeri ilgilerinin, STRATEJİ DÜŞÜNÜRLERİ’nin bilmesi gereken, olmazsa olmaz niteliğinde bir mevzu olduğunu gözler önüne serer. Kendi halkına iktidar olabilmek ve/veya tahtını korumak için Osmanlı’nın gözüne girmeye çalışan Doğu Romalı egemenlerin tavır ve davranışlarının tarihin akışı üzerindeki derin tesirlerini bilmek günümüzde hem global ölçekte hem de ülkemizde karşılaştığımız işbirlikçi tavırların yakın gelecekte yapacağı kalıcı tahribatı anlayabilmek için değerlidir.
Okursoy Kitapları
Tel: (0532) 584 54 04
