Yeniçağ Gazetesi: Tarihi değiştiren zafer

Yeniçağ Gazetesi’nin bugünkü manşeti…

Gazetemizi okumak için tıklayınız…

Tarihi değiştiren zafer

30 Ağustos Zaferi, Türk Tarihi’nin en değerli dönüm noktasıdır. Tarihimiz büyük, parlak zaferlerle doludur, ancak burada kazanılan zafer kadar kesin sonuçlu, yalnız bizim tarihimize değil, dünya tarihine yeni bir akım vermekte kesin tesirli bir meydan savaşı hatırlamıyorum.

Besbelli ki yeni Türk Devleti’nin, genç Türkiye Cumhuriyeti’nin temeli burada sağlamlaştırıldı, ölümsüz yaşayışı burada taçlandırıldı. Bu alanda akan Türk kanları, bu göklerde uçuşan şehit ruhları devletimizin, cumhuriyetimizin ölümsüz koruyucularıdır. Kemal Atatürk

Atatürk’ün bir milleti ayağa kaldırış destanı

Türk Tarih Kurumu Lideri Prof. Dr. Yüksel Özgen, Türklerin Büyük Taarruz ve Başkomutanlık Meydan Muharebesi ile Anadolu’da kalıcı olduğunu dünyaya ilan ettiğini söyledi. Özgen, “Türk milleti Gazi Mustafa Kemal Paşa’nın liderliğinde, ‘tam bitti’ denilen bir anda birlik ve beraberlik içinde tekrar ayağa kalkmıştır” dedi.

Mustafa Kemal Paşa komutasındaki Türk ordusunun 26 Ağustos’ta başlayıp 30 Ağustos Zaferi ile sonuçlandırdığı Büyük Taarruz ve Başkomutanlık Meydan Muharebesi, dünya tarihinin gördüğü en büyük kahramanlık destanlarından biri olarak tarihe geçti. Türk Tarih Kurumu (TTK) Lideri Prof. Dr. Yüksel Özgen, Büyük Taarruz ve Başkomutanlık Meydan Muharebesi’nin 103. yıl dönümünde, bu zaferlerin ehemmiyetine ait Anadolu Ajansı’na değerlendirmede bulundu.

Büyük Taarruz ve Başkomutanlık Meydan Muharebesi’nin Türk tarihi için bir dönüm noktası olduğunu belirten Özgen, “26 Ağustos Büyük Taarruz ve 30 Ağustos’taki savaşlar, bir taarruzdur, bir muharebedir lakin burada altını çizmemiz gereken şey, Büyük Taarruz, emperyalist güçler tarafından Türklere giydirilmek istenen elbisenin yırtılmış olmasıdır. Türkleri evvel Avrupa’dan daha sonra Anadolu’dan Orta Asya’ya göndermek isteyen zihniyete vurulmuş bir darbedir” dedi.

Özgen, Türk milletinin Gazi Mustafa Kemal Paşa’nın liderliği ve ona duyulan itimat sayesinde, “Tam bitti” denilen bir anda birlik ve beraberlik içinde yine ayağa kalktığını söyledi. Bu direnişin, “Şark Meselesi” olarak bilinen, Türklerin Anadolu’dan atılması planını boşa çıkardığını ve Anadolu’nun Türkler için ebedi bir vatan olduğunun tüm dünyaya ilan edildiğini kaydeden Özgen, Büyük Taarruz’un akabinde Lozan Antlaşması’na uzanan bir sürecin başladığını, bunun da çağdaş Cumhuriyet’in kurulmasının öncüsü ve habercisi olduğunu söz etti.

Özgen, Türklere hayat hakkı tanımayan bir doküman olan Sevr Anlaşması’nın, Türk milletinin taarruzunu daha güçlendirdiğini belirtti. Prof. Dr. Yüksel Özgen, şunları kaydetti: “Nasıl ki, Malazgirt Savaşı bu coğrafyanın bize kapılarını açmış, yeni bir ufuk, yeni bir medeniyet inşa etme imkanı sunmuşsa, Büyük Taarruz ve 30 Ağustos Zaferleri de Türklerin Anadolu’da kalıcı olduğunu, kalacağımızı ve bu irademizin sonsuza kadar devam edeceğini tüm dünyaya ilan etmiştir.”

Büyük Taarruz’un 103 yıl sonra da genç kuşaklara aktarılmasının kıymetine dikkati çeken Özgen, “Biz bu vatanı gençlerimize bırakacağız. Onlar da daha sonraki gençlere bırakacaklar. Bu ulusal hafızanın, gurur ve onur duyduğumuz zaferlerin kesinlikle gençlerimize aktarılması gerekiyor” diye konuştu.

Özgen, TTK’nın akademik faaliyetlerle, sempozyumlarla, panellerle, sergilerle ve yayınlanan kitaplarla ulusal hafızayı yalnızca 30 Ağustoslarda değil her vakit gençlere aktarmaya uğraş ettiğini vurguladı.

(AA)