Günlük ömrün vazgeçilmezi haline gelen kahve, yalnızca bir uyanıklık kaynağı olmaktan öte, bilim dünyasının da yakından takip ettiği, potansiyel sıhhat yararları barındıran kompleks bir içecek. Bilhassa günde iki fincan üzere ölçülü bir tüketimin, bireyin uzun hayat müddeti üzerinde besbelli bir esirgeyici kalkan fonksiyonu gördüğüne dair çarpıcı bilgiler, son devirde yapılan büyük ölçekli bilimsel araştırmalarla desteklendi.
HARVARD’DAN GELEN DATALAR: ERKEN MEVT RİSKİNDE DÜŞÜŞ
Harvard T.H. Chan Halk Sıhhati Okulu’ndan (Harvard T.H. Chan School of Public Health) Dr. Frank Hu liderliğinde yürütülen ve on binlerce iştirakçinin uzun yıllar boyunca takip edildiği kapsamlı çalışmalar, kahve içenlerin kardiyovasküler (kalp ve damar) ve nörodejeneratif hastalıklara (Alzheimer, Parkinson gibi) yakalanma riskinin daha düşük olduğunu ortaya koydu.
Dr. Hu’nun araştırmaları, ölçülü kahve tüketiminin erken vefat riskini önemli oranda azalttığını gösterdi.
Bir öbür önde gelen beslenme uzmanı, Harvard Üniversitesi’nden Dr. Walter Willett de, sağlıklı beslenme tavsiyeleri çerçevesinde, su ve çayın yanı sıra kahvenin de makul ölçülerde tüketilmesinin uygun olduğunu belirtti.
KALP VE KARACİĞER İÇİN GÜÇLÜ BİR KALKAN
Bilimsel yayınlarda yer alan datalar, kahvenin içerdiği antioksidanlar ve çeşitli biyoaktif bileşikler sayesinde kronik hastalıklara karşı adeta bir kalkan vazifesi üstlendiğini vurguladı.
Kalp Sıhhati: Queen Mary Üniversitesi’nde yaklaşık yarım milyon bireyle gerçekleştirilen büyük bir araştırma, günde 3 fincana kadar kahve tüketen şahısların kalp hastalıkları ve felç riskinin daha düşük olduğunu saptadı.
Kahve, damar işlevlerini düzgünleştirmeye ve iltihaplanmayı azaltmaya takviye olabiliyor.
Karaciğer Korunması: Gastroenteroloji uzmanları, kahvenin en kıymetli yararlarından birinin karaciğer üzerinde olduğunu belirtti.
Uzmanlar, nizamlı ve ölçülü kahve tüketiminin karaciğer yağlanması, iltihap ve siroza gidişi engellemede tesirli olabileceğini, bilhassa karaciğer kanseri riskini kıymetli ölçüde azalttığını tabir etti.
METABOLİZMA TAKVİYESİ VE ZİHİNSEL ZİNDELİK
Kahvenin içeriğindeki kafein, merkezi hudut sistemini uyararak yalnızca uyanıklığı artırmakla kalmadı. Birebir vakitte metabolizma suratını da yükseltiyor. Bu tesir, yağ yakımını destekleyerek kilo denetimine yardımcı olabildi.
Bilişsel işlevler açısından bakıldığında, nizamlı kahve tüketiminin hafızayı ve konsantrasyonu güçlendirdiğine dair çok sayıda bilimsel çalışma bulundu.
Uzmanlar, kahvenin beynin nörolojik sıhhatini destekleyerek Alzheimer ve Parkinson üzere hastalıklara karşı hami bir rol oynayabileceğine dikkat çekti.
UZMANLARIN ÜLKÜ TÜKETİM SINIRI
Uzmanlar, kahveden azamî yarar sağlamanın ve muhtemel yan tesirlerden (uykusuzluk, çarpıntı, mide hassasiyeti) kaçınmanın yolunun ölçülü tüketimden geçtiğini belirtti.
Sağlıklı yetişkinler için ekseriyetle günde 2 ila 4 fincan kahve tüketiminin, önerilen hudut olan 400 mg kafein limitini aşmadan en ülkü yararları sağladığı görüşünde birleşildi. Bu yararların büyük çoğunluğunun, antioksidan bakımından güçlü olan şekersiz ve kremasız kahve cinslerinden geldiği vurgulandı.